- mevcut olan
щыIэр
Турецко-адыгский словарь. - Майкоп, Адыгейское книжное издательство.. ТIэшъу Ясин (Mehmet Yasin Celikkıran). 1991.
Турецко-адыгский словарь. - Майкоп, Адыгейское книжное издательство.. ТIэшъу Ясин (Mehmet Yasin Celikkıran). 1991.
mevcut — sf., du, Ar. mevcūd 1) Var olan, bulunan Gerçi, bir nevi karaborsa mevcuttu ama bundan faydalanmak hem alan hem satan için hayli tehlikeli idi. Y. K. Karaosmanoğlu 2) is. Bir topluluğu oluşturan bireylerin tümü Okulun öğrenci mevcudu. Atasözü,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜNAZA-UN FİH — Hakkında ihtilaf mevcut olan şey, münakaşa edilen mes ele. Aradaki husumete sebeb olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜSEBBEB — (Sebeb. den) Sebebleri ve vesileleri mevcut olan. Sebeb ile meydana getirilmiş olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
IKKA — Çocukların doğduklarında mevcut olan saçı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MUTTASIF — İttisâf eden. İyi veya kötü bir sıfatla tarif edilen. Vasıflanmış, vasfı mevcut olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
SERMAYE — f. Ana mal. Esas para. İlk elde mevcut olan para. * Kazanılmış ilim. * Hayat. Ömür … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KÂİN — Olan. Var olan. Bulunan. Mevcut … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MA'DUM — Mevcut olmayan. Yok olan. Yok … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HULUL — Girme. Dâhil olma. İçine gizlice giriş. * Birinin veya birkaç kimsenin sevgi veya itimadını kazanmak, içlerine onlardan görünüp girmek. * Halletmek. * Vuku bulmak. Zuhur etmek. * Gelip çatmak. * Bir menzile inmek. * Kim: Bazı akıcı cisimlerin… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
UMUR-U GAYBİYE — Gaybi olan ve hissiyâtımızla bilinmeyen işler. Geçmiş zamana yahut geleceğe dâir olan ve hazırda mevcut olmayan işler … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kaynak — is., ğı 1) Bir suyun çıktığı yer, kaynarca, pınar, memba, göz Sonra yavaşça kaynağa doğru eğildi. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Bir şeyin çıktığı yer, menşe İnanılır kaynaklardan alınan haberlere göre... 3) Gelir, kazanç, sağlık vb.ni sağlayıcı öge… … Çağatay Osmanlı Sözlük